23 Mayıs 2016 Pazartesi

YAŞAR KEMAL - ÖLMEZ OTU - DAĞIN ÖTE YÜZÜ - 3

MERHABALAR,

“Ölmez Otu” Dağın Öte Yüzü üçlemesinin son kitabı. Aslında üçlemeyi ardı ardına okumama rağmen son kitabı düzenleyip yayımlayamadım bir türlü araya başka kitaplar girdi. Gelelim serimizin son kitabına…


ARKA KAPAK

Başı dara düşenler, yarattıkları düş dünyasında bulurlar yollarını. Ayakta kalabilmek için sığındıkları bu dünya bir yandan onları yaşatırken, bir yandan da hikayelerini örer. Dağın Öte Yüzü üçlüsü darda kalanların yarattıkları düş dünyasının büyük ve görkemli hikayesidir.
Üçlünün üçüncü kitabı Ölmez Otu Toros Dağlarından Çukurova ya uzanan bir toprakta yeşerir. Pamuk toplamaya inen Yalak köylülerine kendi yarattıkları efsane eşlik eder. Ancak mitin yıkılışını anlatan satırlar, vahşi olduğu kadar olağanüstü bir türkü gibi içimize işler.
 Ölmez Otu patetik, acı ve güçlü bir romandır, Yaşar Kemal ise kuşkusuz sesi Anadolu sınırlarını aşan bir Türkiye yazarı.
Michel Deon, Journal Dimanche, (Fransa)
 Bir halkın ve bir yaşama biçiminin portresi olarak bundan daha iyisi ortaya konulamazdı.
The New York Times Book Review, (A.B.D.)
 Ölmez Otu nda şehvet, kan, şiddet, cinayet hepsi vardır ve hepsi olağanüstü boyutlardadır. 
Berna Moran, Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış

 Ölmez Otu’nda Yaşar Kemal insan olarak bakıyor köylüye, roman malzemesi olarak değil.


ÖZET

Üçüncü kitabımız Muhtar Sefer’den yediği dayaktan sonra kendine bir türlü gelemeyen, kimsenin yüzüne bakamayan Memidik’in Muhtar Sefer’e duyduğu öfke ve kinin içinde git gide büyümesiyle başlar. Memidik sürekli insanlardan kaçar ve Sefer’i nasıl öldüreceğini düşünür durur. Memidik, Muhtar Sefer’ i Çukurova’da öldürecektir. Muhtar Sefer Memidik’in gecesini gündüzünü kaplamaktadır.

Koca Halil kaçıp sığındığı köy ile birlikte Çukurova’ya inmiş, köylülerini aramaktadır.  Yeniden döngeleler açmış, Çukurova’ya inme vakti gelmiştir Yalak Köylüleri için. Çetin bir kış geçmiş, köylüler Adil Efendi ve Muhtar Sefer korkusuyla yaşamışlardır kış boyu. Çukurova demek yeniden umut demektir. Köylüler Çukurova’ya inme hazırlığı yapmaktadır.  



Uzunca Ali’yi bir telaştır alır. Annesiyle birlikte Çukurova’ya nasıl ineceklerdir. Oysa çukura inmesi, borçlarını ödemesi için bir zorunluluktur.  Her ne kadar Taşbaşoğlu’nu beklese de Taşbaşoğlu bir türlü gelmez. Karısı Elif ile konuşurlar. Meryemce’yi köyde bırakıp gitmeye karar verirler. Elif, Meryemce için ekmek yapar, azık hazırlar. Gece Meryemce, uyurken çocukları da alıp yola çıkarlar. Uzunca Ali'nin aklı hep annesindedir. Bir an önce borcunu ödeyecek parayı kazanıp, köye dönmek zorundadır. Bir taraftan da Muhtar Sefer, Ali’nin annesini öldürdüğü dedikodusunu yayar. Çocukları bile Ali'den şüphelenirler. Annesi ölmeden köye dönmek Ali için zorunluluktur.

Koca Halil de Ali’ye yardım eder. Atın ölümünden kendini sorumlu tutan, tüm atışmalara rağmen; Meryemce’nin ölmesini istemeyen Halil bu şekilde Ali’ye gönül borcunu ödemeye çalışmaktadır. 


 Memidik, geceler boyu öldürmek için Muhtar Sefer’i takip eder durur. Gece Sefer sandığı adamı tüm cesaretini toplayarak öldürür. Ölüyü saklar. Ancak sabah olduğunda öldürdüğü adamın Muhtar Sefer olmadığını görür. Öldürdüğü adamın Şevket Bey olduğunu öğrenir. Yaşadığı yıkım büyüktür. Memidik bir taraftan ölüden kurtulmaya çalışırken bir yandan da ölüyle bir bağ kurar.

Muhtar Sefer Uzunca Ali ile yayıla dedikodudan faydalanmak ister. Tetikçisi Ömer’i, evlendireceğine ve para vereceğini söyleyerek köyde yalnız başına kalan Meryemce’yi öldürmesi için köye gönderir. Meryemce köyde bir başındadır. Meryemce köyde dolanır durur, kendi kendine konuşur hatta kesip yemek için yakaladığı horozu bile yalnızlığına ortak olması için kesmeye kıyamaz. Onunla bile konuşur. Bu yüzdendir ki; köye gelen Ömer’i en güzel kıyafetlerini giyerek bekler. Ömer’i öyle güzel karşılar ki, köyde geçirdiği sürede Meryemce’yi öldürmek konusunda kararsız kalır. Ona kıyamaz.  

DAHASI KİTABIMIZDA....


KİTAPTAN NOTLAR

Kitaba adını veren “Ölmez Otu” toprağa adeta dişlerini geçirmişcesine bağlanan ve kuruyken bile canlılığını koruyabilen “Altın Çiçek”de denilen şifalı bir bitkidir. Meryemce de tıpkı ölmez otu gibi hayata tırnaklarını geçirmiş bir kadındır. Hatta kitaba adını verecek kadar…

Dağın Öte Yüzü üçlemesinin son kitabı Ölmez Otu’nda köylülerin verimli tarlalarda çalışıp, rahatladıktan sonra kendi yarattıkları evliyayı yine kendileri yok etmelerini anlatmaktadır. ÖLMEZ OTU GÖRSELİ...

Altın Otu 100.Gr

Orta Direk’te Uzunca Ali’nin mücadelesine, Yer Demir Gök Bakır’da Taşbaşoğlu’nun evliyalaştırmasına yer veren yazar Ölmez Otu’nda Memidik’in intikam almak için yanıp tutuşması, Sefer sanıp öldürdüğü Şevket Bey’in ölüsüyle kurduğu bağ ve sonunda Sefer’i öldürmesi kitabın öne çıkan konusu olmuş.

Yer Demir Gök Bakır’da Muhtar Sefer tarafından işkencelere maruz kalan Memidik için Ölmez Otu’nda intikam vakti gelmiştir. Memidik kaybettiği erkekliğini kazanmıştır.



Yine kitabın öne çıkan diğer önemli konusu da köyde yalnız kalan Meryemce’nin yalnızlığıdır. Öylesine yalnızdır ki kesip yemek için yakaladığı horoza bile kıyamaz. Onunla paylaşır yalnızlığını…Köye gelen Ömer ile paylaşır yalnızlığını… Yazar her ne kadar Meryemce’nin ölüm emri verilse de Muhtar Sefer tarafından; Meryemce’nin ölüp ölmediğini kesinliğe kavuşturmamıştır. 
Üçleme bittiğinde aklımda kalan sorulardan en önemlisi Meryemce’nin ölüp ölmediğiydi. Kitabın adından yola çıkarak yazarın Meryemce’ye kıyamadığını düşünüyorum.

Sırası gelmişken Meryemce’nin pek çok yönüyle İnce Memed’deki Hürü Ana’ya çok benzediğini düşünmekteyim. Yazar Röportajlarında Meryemce karakterini oluştururken babaannesinden etkilendiğini belirtmiştir. Meryemce’nin de Hürü Ana’dan satır aralarında bahsetmesinden yola çıkarak, İnce Memed ile aynı dönemlerde geçtiğini söyleyebiliriz. 

Kitabı okurken beğendiğim taraflardan biri de yazarın bölüm başlarındaki açıklamaları oldu. Zaman zaman fazlaca ip ucu verse de bu bölümleri okumayı sevdiğimi söyleyebilirim. 


YEPYENİ OKUMLARLA GÖRÜŞMEK DİLEĞİYLE....

SEVGİLER...

10 yorum:

  1. Selam.
    İyi ki Yaşar Kemal bizim topraklarımız da yaşamış ve yazmış....
    Kalemini, anlatımını çok sevdiğim yazarlardan...
    Nur içinde yatsın, sevgiler iyi haftalar. ☺

    YanıtlaSil
  2. Yaşar Kemal okumayı seviyorum ben. Bu üçlemeyi de geçen yıllarda okumuştum...

    YanıtlaSil
  3. Bir Ada Hikayesi 3. kitapta bekliyor , Yaşar Kemal'in bütün kitaplarını okumak istiyorum , bir gün mutlaka okuyacağım dediklerimden :D sevgiler

    YanıtlaSil
  4. ne güzel bir inceleme yazısı olmuş teşekkürler.. bloğunu takipdeyim bana da bekliyorum,sevgiler :)

    YanıtlaSil
  5. Kitap okumak gibi bir alışkanlığınızın olması ne kadar güzel.Sevgiler :)

    YanıtlaSil
  6. Mükemmel olmuş

    YanıtlaSil
  7. Bu üçlemeyi bugün bitirdim. Yaşar Kemal'in neredeyse tüm kitaplarını okudum. Hepsinden ayrı bir zevk aldım. Bu üçlemeye gelince eleştiriye ve yorumlara katılıyorum. Herkes kitabı okurken kendi açısından bakarak okur ve bu yorumda yansır. Benim Yaşar Kemalde gördüğüm kendi yaşadıklarımı anlatması. Küçük yaştan itibaren tarlalarda çalışmam. Sonra iyi bir meslek sahibi olmam ama daha sonra herşeyimi kaybetmem. Zaten Yaşar Kemal i de son dönemde daha çok okumaya başladım. Içimden kabarıp gelen isyan duygusu ama birşey yapamama. Insanların zalimliği ve benim güçsüzlüğüm. Destek görmek isteyipte seni güç karşısında yanlız bırakan insanlar. Daha çok yazabilirim. Ama Yaşar Kemal için şunu diyebilirim iyi yazmış.

    YanıtlaSil
  8. yazar, meryemcenin yaşadığını, son satırda uzunca aLinin hayaLden gerçeğe geçişini ve meryemcenin koynunda kekLik paLazıyLa uyuduğunu söyLemekte..

    YanıtlaSil
  9. Bugün bitirdim seriyi yer yer tekrara düşse de yazar sürükleyici bir seriydi 1. Ve 3. Kitap daha sürükleyici ve etkileyiciydi.2 sıktı yer yer.

    YanıtlaSil

Yorum yazmak için zaman harcadığınız için Teşekkürler...

Blog sahibi olmayan ziyaretçiler Anonim'i işaretleyip, yorum bırakabilirler.

ARGO İÇEREN YORUMLAR YAYINLANMAZ.

Yorumunuz blog sahibininin onayından sonra görünecektir.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...